taşla sopalarla gelecektir. malum adam kendini savunacak. ben de yakında çoluğa çocuğa karışırım zaten. kısmet. evet.

izmir gaziemir'De açılması planlanan ama bir türlü açılamayan alışveriş merkezi. türkiye'nin en büyük avm'si olacak bu yere şu ana kadar hep bi engel geldi inşaatı durduruldu. en son 29 ekim 2011'de açılması planlanıyordu ki yine kaçak kat çıktığı iddialarından dolayı durduruldu.
sorunlar halledilmeye çalışılıyordur elbet. dolayısıyla elbet bi gün açılacağını umuyoruz, kısfmet.

- vakit geç oldu ben yatıya kalayım.
- ee gitseydin... taksi falan.
- yok kalayım kalayım, olmaz öyle şey.
- niye olmasın ya, gitsen gidersin bence, dışarda hayat güzel.
- havlu var mı bi duş alayım da yatayım, terledim.
- oh, yüzsüz.
- ( ıslık sesi )

yılların kabızını ani ve titreyerek sıçıttırmasıyla tıbbın tedavi yöntemi olarak kullanmaya başladığı olay.

online modda takılırken birden bire sizi atabiliyor. başlıkları dolaşırken, çıkış yapmış gibi gözüküyorsunuz aniden. şu sıralar başıma çok geliyor. 5 dakikada bir atılıyorum. şu an için ise erişim mümkün değil. ya genel bi sorun ya da komple siktiri çektiler. olm ayıp lan. insan gibi söyleseniz giderdim. garanti vermiyorum ama yine de.
edit: derken tekrar erişilebiliyor. düzeldi.

(bkz: göte giren şemsiye)

''gol nasıl kaçırılır, nasıl atılamaz'' üzerine konulu ders niteliğindedir. akıllara başka bir şey gelmesin, çok sağlam kaynaklardan aldım bu bilgiyi. ya ne olacağdı?

durduk yere erkenden uyanmakla son bulur.
(bkz: murphy yasaları)

çok yanlış bir şey. helikopterle ya da özel uçakla dolaştırmalı. araba bile gereksiz bence taciz kornaları falan. aman.

bu yığının içinde olmaktan keyif alan ve daha çok izleyici ve dinleyici kalabalığı oluşturan kimselere sosyal insan yaftası yapıştırmak pek ala mümkün olabilir.
genel bir tabirle, sokakta gezenler, kırmızı ışıkta bekleyenler, anlamsız insanlar falan... hepsini severim. öyle ya.

2005'in sonlarında ve 2006'Da pek bilinmeyen bir oluşumkken, ekşi sözlük yazarlarının da istilasıyla bir anda parlayan bi yer olmuştu. uzun bir süre çok eğlenceli kaldı. 2007-2008 ve 2009 senelerine baktığımız zaman sözlüğün belli bi kaliteyi koruduğu ve standartını oluşturduğu gözükür. zaman zaman okumaktan çok keyif alınabilirdi.
2010 ile beraber yavaş yavaş eski ulu'dan eserler aranmaya başlanmıştır ki bulmakta güçlük çekilince kendini geri çekenler olmuştur. 2010 yılı geri çekilme yılıydı. 2011 ise eski uludağ sözlüğün geri çekilen kadrosunun tamamen yok olması gibi gözüküyor. en azından böyle bir süreçe girdiğimiz kesin.
fakat sözlük aleminde genelde bu işler böyle yürüdüğü için, artık çoğunluk olan yeni nesiller sözlüğe yön veren kesimler olacak. genelde de yeni bir nesil geldiği ilk zamanlar diğerleri kendini biraz geri plana atar ya da atmak zorunda kalır. bu her yerde böyledir. azınlıklar(ki bunlar genelde eskilerdir) sözlük için çabalıyorsa bir nedeni olabilir. nesil ayrımı yapan insan olmadım hiçbir zaman, zaten sözlüğün en azından benim adıma kötü giden durumunu nesillere bağlamıyorum.
bu bir değişimdi. toplumun kendisini yansıtan bir değişim. fakat inci sözlük'le beraber normal sözlüklerde oluşan kurallara bile kuralsızlıkla yaklaşımlar da bu değişimi sözlükler adına olumsuz kılmıştır.
inci sözlük cüretkardır ve yazarları da öyleydi. bir fenomen oldu. kuralsızlık içinde kurallarına fazlasıyla bağlılar. eğer inci sözlük bile konseptinin dışına çıkar ve yazarlarında bir değişim görürse, bunu düzeltmek ve eskisi gibi istikrarı sağlama yolunda ellerinden gelen bütün küfürleri edebilir.
burdaki küfür aslında sadece küfür değildir. fazlasıdır.

muhtemelen 2013 yılında da sözlüğün 2010 yılındaki hali aranacaktır. fakat kendi adıma söylememem gerekirse, eski tadını vermediği çok belli. o kaliteli sohbetlerin, tartışmaların döndüğü yer gerçekten eski yıllarda kaldı. kimse üzerine alınmasın, kusura da bakmasın ama bu sözlüğü yine eskisi gibi yapacak insanlar yönetim kadrosudur.
o zaman siktirip gidiyor muyum? yo. bence kimse de gitmesin zaten. manyak mısınız? zamana ihtiyacı vardır herhalde, yoksa böyle gitmez.
birkaç kesimden arkadaşlar tepki verebilir onlar adına özetlemem gerekirse cem yılmaz'dan alıntı yapabilirim.
''bence herif bozdu'' ya da ben bittim. neyse.

yakın zamanda yazarlarını, cem yılmaz, bedük, ve ünlü'yle beraber muhteşem geçmesi planlanan ''ekşi sözlük on iki yaşında zirvesi'' bekliyor. özellikle cem yılmaz'ın içeriği çok gizli olan sürprizi daha da heyecanlandırıyor diyebiliriz.
zirveyle hayat bulmasını ve nice böyle zirvelere tekrar tekrar ev sahipliği yapabilmesi dileğiyle.

fazla üstünde durulmaması gerekendir.
(bkz: adam fenerli zaten)

iddia oranları açıklanan maç;

üst: 87.4
alt: 1.05
+7: 234235235234764!!eror!.

ziraat türkiye kupasında beşiktaş'ın üçüncü ve en önemli maçlarından birisi. tur şansı için trabzonspor maçı da düşünülerek galibiyet şart. trt 1'den canlı olarak yayınlanacak olan maçın başlama saati 20:00.

bu sabah itibariyle az da olsa ender gelişen kar yağışı ataklarına başlamış şehir. çok iyi de oldu güzel de oldu bu. özlüyorduk. üşüsek de.

hiç kimse duymak istemeyen biri kadar sağır olamaz.
William Shakespeare.

schuster'in quaresma'nın yokluğunda ve rotasyon aşkıyla çıkaracağı kadro ve yapacağı hamlelerin beşiktaş'ın kaderini belirleyeceği bir maç. trabzsonspor'un beşiktaş'ı avni akerde 2 ya da 3 senedir yenemediğini de göze alırsak, beşiktaş'ın bu maçta yenileceğini düşünmüyorum.

takımına hem ofansif hem defansif hem de yeri geldiği zaman bir 10 numara gibi büyük katkılar sunabilen futbolcu. antalya maçında da görülmüştür ki bu adamın kelini öpüp, içimizdeki kötülükleri atarak nirvanaya ulaşmak gerekir.

meriç tunca tarzı kafaya sahip bir fenerli'nin quaresma'dan ne zaman gol haberi gelse isyan ederek kurduğu cümle.
ibb maçında yenildik diye, sanırsın '' quaresma'yı gutinize soktular, quaresma'ya lpg takın '' gibi inanılmaz yaratıcı ergen esprileri ile ortalıklarda dolaşan bendim.

2 yıldız futbolcu quaresma gibi guti gibi adamlarsa bugün herkesin övünmeye hakkı vardır. siz ise o çok muhteşem kelime oyunu esprileriniz ile cevaplarınıza devam edebilirsiniz. adam sanırsın yıllarca xavi gibi robben gibi futbolcularla oynadı da gelmiş guti ile quaresma'ya bok atmaya çalışıyor.
taraftar değil eğer haberlerde de dolaşırsanız quaresma hakkında atılan manşetleri çok rahat görebilirsiniz. sonra ''medya şişiriyor, yalakalık yapıyor, beşiktaş'ın adamları cart curt'' oluyor. basın eğer '' dünya portekiz maçındaki quaresma'yı konuşuyor'' diye bir manşet atabiliyorsa, baba bırak da beşiktaş'lı adam çıkıp desin ki '' quaresma gibi oyuncuya sahibiz, ne mutlu bize, alayına çektircek inş ''. siz hiçbir şeyi kabul etmiyorsunuz ki...
ezeli rekabetlerde sahaya çıkıp kendi oyuncularının rakibe kök söktürmesini istersin. beşiktaş'lının istediği de guti'nin real madrid'De 15 sene boyunca attığı pasları çıkıp beşiktaş'ımın maçında da atıp rakibe dumura uğratması, quresma'nın her yerde yaptığı gibi orda da şov yapıp o maçı aldırtmasıdır.
bu adamlar bu saydıklarımı senelerce başarı ile yapmış. zamanında hepimiz özellikle guti'yi ağzımızın salyalarını akıtarak izlemişken, şimdi beşiktaş'A geldi diye ( quaresma da keza öyle ) saf değiştirip, bok atmaya çalışmamak lazım.
ne zaman ki siz insan gibi oturup izlemesini bileceksiniz bu adamları işte o zaman herkes keyfini çıkarır.